Yörelerin kendine has yaşam biçimleri zamanla geleneksel yapıyla bütünleşir. Filan yerde yemek yedikten sonra falan yerde çay içmek ayrı bir haz verir. Bu sıralar gezmek için oldukça zamanım olduğundan dolayı, Arguvan’da da bir hafta kalma şansım oldu.Yöre insanını ne kadar tanısak da farkında olmadığımız çok değerlerimiz yok değil.
Bir öğle vakti Arguvan’da lokantaya gittiğimde yemek yemeye gelenlerin çoğu öğrenciydi. Öylesine zor koşullarda okuduklarını yüzlerinden okuyabilmek için kain olmanıza gerek yok. Günlerden çarşambaydı. Arguvan semt pazarı olduğu için ilçe yoğundu.Her nedense işi olmayanda uğramayı bir gelenek haline getirmiş.Belki görmek istediği birini görecek. Gelmişken lokantadan birde yemek yiyerek evdeki tatların farkını keşfedecek. Masalara bakınca uyum içinde iştahlı yemek yiyenleri görmek güzel bir duygu. Yemekle beraber birasını içinler de yok değil. Bunların çoğu köyden gelenler, memurların mesai saatleri olduğundan dolayı masalarında bira yok. Fakat bu öğle saatinde yaşlıların masasında rakı şişesi dikkatimi çekti. Yemekle birlikte yavaş, yavaş rakılarını yudumluyorlardı. İçki içinler için değişik sıfatlar kullanılmıştır. Akşamcı dediklerini çoğumuz duymuşuzdur “Rakı akşam içilir” akşamcılara sorarsanız. Birde alemciler vardır. Birkaç kadeh atıp mutluluğu yakalamayı ve anı yaşamayı hedeflerler. Bunlarda saatin o kadar önemi yoktur. Çoğu kez duymuşumdur “ güneş batmadan rakı içilmez” diyenleri. Hatta Cahit Sıtkı Tarancı bir şiirinde “Agop akşam diyordun/işte oldu akşam/kur bakalım çilingir soframızı/şöyle havuzun kenarında olsun…”derken içmek için akşamın olması gerektiğini anlatır. Arguvan’da bu kural geçersizdir. Arguvan’da her saat rakı içilebilir. Buna birçok kez tanık oldum. Sadece tanık olmadım, bu eylemi gerçekleştirenler arasında da yer aldım.
Dört yaşlı amca kadehleri incitmeden sessiz sohbetleriyle rakıyı yudumlarken, kalkıp masalarına gittim. Bir fotoğraf çekmek için müsaade istedim.Önce bir tereddüt ettiler.Amacımın ne olduğunu bilmek istedikleri için olsa “Neden çekiyorsun?” diye sordular.Ben kötü bir amacımın olmadığını Arguvan’da her saat rakı içilebilir olduğunu görüntülemek için fotoğraf çekmek istediğimi söyledim.Madem öyle çekebilirsin dediler ve müsaade çıktı.Fotoğrafını çektiğim amcalar Ermişli Köyündendi.Her hallerinden belli ki gün görmüş insanlar.Yüzlerinde yılların yorgunluğu kadehlerle daha da anlam kazanıyordu.İçkinin muhabbet olduğunu bu masaya bakarak anlamak o kadar kolay ki.
Arguvan denince türkü gelir aklımıza.Türkü denince de rakı gelir arkasından.İkisi bir bütündür Arguvan’da.Bu yüzden birçok bölgedeki kuralları bir kenara atıp her saat türkü dinleniyorsa her saate rakıda içilebilir olmuş.Türküleri dinlerken adamın canı ister istemez canı rakı çekiyor.Bunu insanların davranışlarından gözlemleyebilirsiniz.Böyle olunca elbet ki Arguvan’da rakı saatinin önemi yok.Yolunuz Arguvan’a düşerse inançlarınız ve sağlığınız bir engel teşkil etmiyorsa,akşamı beklemenize gerek yok.Her saat oturup içebilirsiniz.
Söz rakıdan açılmışken Kenan amcayı unutmak olmaz tabi ki. Kenan amcanın oturduğu masa dahi değişmez.Lokantanın bir köşesinde oturup tüm masaları görecek şekilde yerini alır.Son zamanlarda bünyesi kaldıramadığından dolayı,bir kadeh rakı söyleyip azaldıkça su ilave ederek durumu idare edermiş.Bir gün adamın biri içeri girer Kenan amcayı görünce “Kenan amca sen öldüğün zaman gelip mezarına büyük bir rakıyı dökeceğim” der.Kenan amca hazır cevap biri olduğundan dolayı “Ona ne gerek var küçüğü şimdi söyle içelim” deyip anını yaşamayı becerenlerdendir.
Yaşamın her dakikası anlamlıdır. Yaşadığının farkında olanlar için yaşam ertelemeye gelmez. İmkanların el verdiği ölçüde hayatın tadını çıkartmak gerekir. Ömrünüzün size sunulan bir armağan olduğunu unutmayınız. Yaşamı bilincinizin ışığında aydınlatarak kimseyi kırmadan çağın gereklerine yakışır şekilde yaşamayı bilmelidir insan.Amcaların masasında fark ettiğim bu güzellikleri sizinle paylaşmak istedim.Ola ki, bir gün yolunuz Arguvan’a düşerse rakı içmek için akşamı beklemeye gerek yoktur.Hem zamandan hem de yaşamdan tasarruf etmiş olursunuz.
RIZA PARLAK
