KÖY ADI : YONCALI (BIRIK)
KÖY TELEFONU : 0.422.7851020
KÖY HAKKINDA : Köy Muhtari:Aslan YAMAN
YONCALI (BiRIK) KÖYÜMÜZ
Atma asiretine bagli olan köylerden biri olan köyümüz ayni zamanda da Arguvan`in en uzak köylerinden biridir. Cografi konumu daglar, dereler ve yaylalarla tanimlanan ve kendisi de bir dagin eteginde kurulu olan köyümüzün dogusunda Suceyin, batisinda Sotik, kuzeyinde Arhut, güneyindeyse Asagi Konak ve Göldagi bulunmaktadir. Çakmak yaylasiyla birlikte genis bir araziye hükmeden Birik Köyü`nün sinirlari Divrigi`ye dayanmaktadir.
Köyümüz, yörede sahip oldugu dogal güzellikleri ve tarihi eserleriyle ilgi çekmektedir. Soyu tükenen birçok hayvan ve bitki köyümüz topraklarinda halen yasamaktadir. Dag geyigi, ayi, keklik, kartal, leylek, sahin ve kardelen bunlardan ilk akla gelenleridir.
Köylülerin Mahmut Deresi dedikleri ve köprü ile kalenin içinde bulundugu bölge, Bizanslilardan daha eski bir yerlesim birimidir. Kalenin etrafinda harabeler seklinde bulunan yerlesim birimi bir rivayete göre Ermenilerin diger bir rivayete göreyse Arhut Köyünün kalintilaridir. Köprü için de çesitli rivayetler vardir. Bunlardan ilki köprüyü bir Rumun hayrina yaptirdigi, digeriyse Sultan IV.Murat tarafindan Iran Seferi sirasinda yapildigidir. Yine bu sefer sirasinda yapilmis ve sonradan yikilmis olan ve kalintilari halen mevcut tarihi bir handa Mahmut Deresinde bulunmaktadir. Yine kalenin karsisinda bulunan ve anlatilanlara göre kaleyle savasirken vurulan komutanin gömülü oldugu Korki Siyarik (Kirmizi Tepe) Mezarligi da hem bir tarihi kalinti hem de bir ziyaret yeridir. Yine köylülerin kale diye adlandirdiklari ve çevreye hakim bir kayalikta taslarin içine oyularak insa edilmis yapinin kesin olarak kimserden kaldigi bilinmemektedir.
KÖYÜMÜZÜN TARIHI
Köyümüzün tarihi 1800`lü yillara dayanmaktadir. Maras`in Elbistan yöresinden Atma asiretinden ayrilarak göçen insanlar Arguvan daglarinda göçebe hayati yasamislardir. Yörenin en büyük Alevi köylerinden olan Arhut Köyü (Simdiki Arhut Köyü ile isim benzerligi vardir.) çevredeki köylerin baskisindan kurtulmak için yörede cesurlugu ve dürüstlügüyle nam salmis göçer Birik Ana`nin ISO (Ismail), RASO (Rasit), UCO, KOÇO ve KOÇA isimli bes oglundan onlara toprak vermek karsiliginda yardim ister. Böylelikle BIRIK Köyü kurulmus olur.
Baska anlatimsa köyü kuran bu bes ogul ve ananin göçüp oraya yerlesip insanlarin da yanlarina birikmesi mahiyetinde köyün ismini BIRIK koymuslardir. Gerçektende köyümüze birçok köyden göç olmustur ve bu göç halen devam etmektedir. Bu insanlar getirmis olduklari kültür, anlayis, gelenek ve göreneklerle köyümüzü zenginlestirmekte, köyümüzün ayrilmaz bir parçasi olmaktadir.
ATMA asireti tarihine katki olmasi bazinda belirtilmelidir ki köyümüz Elbistan`daki ATMA asiretinden kopup gelmistir. Bu baglamda çevresinde atalari ve merkezi bulunmamaktadir. Anlatilanlara göre Sultan Resit bir seferi sirasinda Firat Nehri kenarinda konaklamisken cariyelerine laf atan bir genci yakalar. Onu Firat nehrine atarak cezalandirmak ister. Bas cariyenin \"atma atma\" dileklerine uyarak onu bagislar. Sonradan da bu gencin soyundan gelenlere ATMA asireti denir. ATMA Asiret tarihi halen yöredeki tüm Atma köylerinin yasadiklariyla gelismektedir.
GÜNÜMÜZDE YONCALI
Köyümüz insani genel yapi itibariyle birlik ve beraberlige düskündür. Bu birlik anlayisiyla kurulmus olan Birik Köyü Dernegi üyelerini bir çati altina toplamislardir.
1940`li yillarda nahiye olan Birik Köyü 153 haneye kadar genislemis ve bünyesinde hükümet konagi, saglik ocagi, ilkokul, ortaokul, lojmanlar, 2 bakkal, 2 kahve ve karakol bulundurmustur. Su anda 17 hane olan köyümüzde ilkokul, saglik ocagi ve lojmanlar hizmet vermektedir. Arguvan`in ilk Atatürk büstünü diken köyümüz o zamanlardan bu yana zamanin ileri düsüncelerini desteklemis ve içinde yer almistir.
Suyu romatizmaya iyi gelen Aftal Bagi ve Musa Dede de Kurki Siyarik`tan baska diger ziyaret yerlerimizdendir.
Köyümüz ekonomik ve folklorik özellikleriyle diger çevre köyleriyle benzerlik göstermektedir.
Ilk zamanlarda tarim ve hayvancilikla birlikte Divrigi, Halep ve Sam`a kadar uzanan kervancilikla geçimini saglayan köyümüzde halen tarim ve hayvancilik devam etmektedir. Ariciliksa yeni yeni köyümüzde faaliyet alan bulmaktadir. Ekonomik olanaklarin fazla gelismemesi nedeniyle 1935`li yillardan itiberen basta Istanbul olmak üzere çesitli illere ve Almanya`ya göç baslamistir. Nüfusumuz Istanbul`da 300 haneye ulasmistir.
KÜLTÜR, GELENEK, EGITIM
Çevre köylerde oldugu gibi köyümüzde de halay, topal oyunu, üç ayak, tura vs. oyunlarla kömbe, içli köfte, sirin, kizartma vs. yemekler mevcuttur. Ayrica kenger sakizi, balik ve mantar köyümüzde bolca bulunur. Kurban bayramlarinda yardimlasarak kurban kesilir, herkesle bayramlasilir. Köyümüzde büyük hirsizlik olaylarinin ve kan davasinin olmamasi köydeki insanlarin brbirleriyle derin sevgi ve saygisindan kaynaklanmaktadir.
Köyümüzde ilkokul ve ortaokulun eskiden beri mevcudiyeti köyümüzdeki okuma-yazma oraninin %90-95`lere varmasina vesile olmustur. Birik Köyü insani halen okuma yazmaya ayri bir önem vermekte, yetistirmis olduklari ve entellektüel birikimi olan insanlariyla Türkiye`deki düsünce hayatina katkida bulunmaktadir.
bu bilgiler http://www.yoncalidernegi.cjb.net/ sitesinden alinmistir.