Güzel ne güzel olmuşsun
Görülmeyi görülmeyi
Siyah zülfün tel tel olmuş
Örülmeyi örülmeyi
Bahçende gülün güllenmiş
Şeyda bülbülün dillenmiş
Koynunda memen kirlenmiş
Emilmeyi emilmeyi
Mendili yudum arıttım
Gülün dalında kuruttum
Adın neyidi unuttum
Sorulmayı sorulmayı
Seyirttim ardından yettim
Eğildim yüzünden öptüm
Adın neyidi unuttum
Çağırmayı çağırmayı
Benim yarim bana küsmüş
Zülfünü gerdana dökmüş
Muhabbeti benden kesmiş
Sevilmeyi sevilmeyi
Çağır Karacaoğlan çağır
Taş düştüğü yerde ağır
Yiğit sevdiğinden soğur
Sarılmayı sarılmayı
***
Cahit Öztelli “Karaca Oğlan – Bütün Şiirleri” adlı
kitabında şiiri şu şekilde aktarmaktadır (s.295-296)
Güzel ne güzel olmuşsun
Görülmeyi görülmeyi
Siyah zülfün halkalanmış
Örülmeyi örülmeyi
Bahçende gülün güllenmiş
Şeyda bülbülün dillenmiş
Koynunda memen kirlenmiş
Emilmeyi emilmeyi
Mendili yudum arıttım
Gülün dalında kuruttum
Adın ne idi unuttum
Sorulmayı sorulmayı
Seğirttim ardından yettim
Eğildim yüzünden öptüm
Adın bilirdim unuttum
Çağırmayı çağırmayı
Benim yarim bana küsmüş
Zülfünü gerdana dökmüş
Muhabbeti benden kesmiş
Sevilmeyi sevilmeyi
Çağır Karac’oğlan çağır
Taş düştüğü yerde ağır
Yiğit sevdiğinden soğur
Sarılmayı sarılmayı
Karacaoğlan
Maraş yöresinden Aşık Yanık Mehmet kaynak alınarak yayınlanmaktadır. Türkü, TRT Arşivinde ikinci ve dördüncü dörtlükler olmaksızın yer almaktadır. Rept. No: 602