Nereden çıktı o 27 Mayıs la oluşturulan bu yargı organları?, şimdi birbirimizi tek tek yiyene dek, çoktandır toptan hesabımız görülmüş, dinimize göre kıblemiz gösterilirdi, atardık sağ kulağı yerlere, ne aş nede iş, rahatımıza bakardık. AKP liler Dau da yapıyor, cennetlik olur bu dünyanın kavgasından belasından da yakayı alıp kurtulmuş olurduk. Malatya da 16. TEMMUZ 16, Kayısi fuarı açılışında bakanların, İstabnbul Bel.Başkanı ve çok sayıda AKP lilerin hazır bulunduğu resmi yemekte S. Baykal için dua etmişler, akıl istemiş, amin çekmişler. İşte sitemin asıl yüzü. 80 kusur senelik cumhuriyet Türkiyesinde, çağdaşız, aydınız diyen büyük bir kitleyi arkasında sürüklemesini becerebilen birisi için daha ne akıl istedi AKP liler? Şaşılacak şey doğrusu.
Tüm imkanların kaynağını kurutup özelleştirme yoluyla bir çoklarını aşsız işsiz bırakarak emir komuta zinciri oluşturuldu. Hani tek yol devrim demiştik. Şimdiyse, TC Devleti tam anlamıyla bir AKP devleti olmadı mı?
Bu ülke o kadar süreçte adım adım geri alınacak ve insanları gelişen uzay çağında, buna mı teslim olacaktı? Hani biz dünyaya huzuru sosyalist bir sistemle sunacaktık. Çağın ayıbı sistemcilerin sistemini yıkmak için, o mücadeleden vaz mı geçildi? Olur mu kardeşim, Demokrasi dedik, o da araç oldu işte.
Peki şimdi ahı gitmiş vahı kalmış sistemde kim kimi alt edecek, o sonucu mu bekliyoruz?
Emperyalizmin tek yönetmelikle yönlendirdiği yeni dünya düzeninde, kavga bitmez kardeşim.
Küçüklere okul, gençlere iş, yaşlılara bakım ve huzur, bunları akla getirip sözünü eden birilerini duyuyor muyuz? Savaştan, soygundan başka, hangi haberi sunuyor medya insanlara?
Namuslu bazı hukuk adamları köşeye sıkıştırılmaya çalışılıyor.
Sevgili gençler, kıt kanaat okuyabilseniz de, el ayak öpüp yalvara yakala polis yada paralı asker de olabilirsiniz.
Silah beliniz de, hırsız kaçak terör kovalarsınız, yada savaşa derler, can verir can alırsınız. Biraz geçinebilecek para geçer elinize. Ancak işiniz gücünüz bir avuç vicdanı çamurlunun üstüne oturduğu sistemi koruma emrine alınırsınız. Bu gün gidişat bu, tüm dünyada çizilen yolda budur.
Şimdi bazı ağızlara açtık kulaklarımızı, ne dedilerse kapıp kafa arkalarını o boş laflarla şişiriyoruz.
Kısa bir süre önce S. Cavit ÇAĞLAR ettiği işlerden dolayı omuzlara alındı, En büyük sensin başka büyük yok dendi. 15.07.08 günü S.Sinan AYGÜNÜ bırakıldığı yol boyu konvoyda, seninle bu ülke gurur duyuyor dendi, öpe okşaya götürdüler evine. Kasasını açıyorlar 3 Milyon Euro çıkıyor içinden. Allah yürü kulum demiş, o da koşup aldığını koymuş oraya.
Olsun, çalıp kaçırandan, öldüren ve öldürtenlerden kimler omuzlara alınıp kahraman ilan edilmedi ki.
Her neyse. Sanırım farkındasınız. Ben bazen kestirmeden sözü şiire dökerim.
1975 de 33 yıl önce yazmıştım, BBDKG kitabıma koyduğum o şiirden bir dörtlük alayım buraya.
Efeler beyler paşalar
Cihanı sardı tasalar
Para saklayan kasalar
Açlar var.
S.Sinan la ilgili anlattıklarım kesin Ergenekonla alakalı değildir. Adam 3 Milyon Euroyu kasaya kilitleyip çıkmış dibe vurmuş ekonominin dibini anlatıyor halka.
50 yıllık DP.ADP.DYP ve izlenen o politikalarla bu gün buralara gelinmedi mi? S.Sinan sürdürülen o politikaların 2007 genel seçimlerinde son ve yeni adı DP den millet vekil adayı olarak siyasete hazırlanmamış mıydı? Biz bu davulu o bıraksın öbürü çalsın demiyoruz
Sosyalizm diyen diller koparsın o zincirleri artık. Şimdiyse, kirli eli yüzü bellisiz bir düzende yalvarıp yakınmak için AKP li dayı aranıyor.
Bizim insanlarımız bunlara asla laik değildi. Yan yana yaşamanın koşulu, hayatı eşit çağdaş bir hukuk la sistemleştirip, onuru da, gururu da yaşamla uyarlamalıyız, diye yola çıkan o yoldaşlar hani nerede? Bu sistemin adı da çoktan konmuştu, Sosyalizm&
Merhum Turgut ÖZAL satacağım demişti, şimdi rahat yatsın, elde avuçta ne varsa sattılar, kurduğu düzen Emevi din kuralları üstüne oturtuldu, onunla her dedikleri ABD yi de mutlu edecek türden alabildiğine işliyor.
İçinde bulunduğumuz kaygılı korkulu ortamdan dönmek için, yeniden bir çağdaş yapılanma neden akla gelmiyor?
Atı alan Üsküdar ı geçti, bu akılla kır eşeği tımarlasak n olur, çullasak n çıkar?, demesin kimse, bu soruları herkes önce kendine ve sora da birilerine sormalıdır. Çözüm kolay, çare yan yana tüm sıkıntıları birlikte yaşayan halk yığınlarındadır. Çünkü olan asıl onlara oluyor. Gelecek daha da karanlıklara itilmeden, zararın neresinden dönülse kardır. Halk hepsini denedi, demokrat çağdaş hareketin önü açık, sosyalist bir yapı için, el ele, tüm olumsuzlukların üstesinden gelecek net bir programla geç kalınmamalı diyorum.
Saygılarımla.